Erteleme Hastalığı / Erteleme Nedir?
Erteleme hastalığı nedir? Sürekli ertelemek neyden kaynaklanır? Erteleme nedir? Kullandığımız bir çok deyimi kullansak da hakkını tam olarak veremiyoruz. Bu deyimlerden bir tanesi de: “bu günün işini yarına bırakma” deyimidir. Hep kullanırız ancak çoğu zaman kullansak da uygulayamadığımız bir deyimdir. Şimdi size 5 tane erteleme çeşidinden bahsedeğim. O yüzden siz bu günün işini yarına sakın bırakmayın ve bu erteleme çeşitlerini ertelemeyin.
Ertelemenin farklı farklı sınıflandırmaları vardır. Ancak biz bugün erteleme konusuna Psikolog Neil Fiore’nin ele aldığı türler üzerinden bir inceleme yürüteceğiz. Neil Fiore kimdir derseniz google dan hakkında bin bir türlü bilgiye ulaşabilirsiniz ama kısaca, En Güçlü Benliğinizi Uyandırın diye bir kitabı var ki çok satanlardadır ve Fiore Verimlilik Şirketinin kurucusudur kendileri.
Not: Erteleme hastalığı için bir dua yoktur. Google’a göz atarken gördüm de ince bir tebessüm ettim. Haber vereyim istedim.
Erteleme Çeşitleri
Ertlemenin aslında çeşidinden çok biz de yarattığı sonuçlar daha önemlidir. Bir çok erteleme daha sonrasında negatif sonuçlar ile karşımıza çıkmaktadır. Şimdi bir bakalım şu erteleme çeşitlerine.
Mükemmeliyetçi Bireyler
Kendisinin yargılanmasından ve küçümsenmesin den korkan mükemmeliyetçiler her olayın içindedirler ve sırf bu yüzden detaylar üstünde çok fazla zaman harcalar. En sonunda da uğraştıkları çalışmaları bir kenara atarlar. Bir olayın üzerinde derinlemesine durmak ile bir sürü detay arasında kaybolmak aynı şey değildir. Yaptıkları hatalardan kaçmak için ince eleyip sık dokurken daha fazla hata yaparlar. Bu da yargılanmaktan korkmaya bir adım daha taşır mükemmeliyetçileri. Hal böyle olunca da üstünde durdukları işten daha hızlı şekilde sıyrılmak isterler ve işi yarım bırakabilirler. Bir nevi erteleme noktasına aslında kendi kendilerini taşırlar.
Sahtekarlar Bireyler
Bu bireyler zor memnun olan kişilerdir. Öyle her şeyden kolay kolay memnun olmazlar. İnsanlar onlara becereksizsin sen demesinler diye ( korktukları için ) kendi sorumluluklarının üstünde iş sırtlanmaya çalışırlar ve yetenekli olduklarını kanıtlamak isterler. Ancak fazla iş sorumluluğu almak zaman içerisinde bu bireyleri depresyona sokar ve sonrasında öğrenilmiş çaresizliğe sevk eder. Bir bakmışlar ki dağlar kadar iş var ve hepsini tek tek ertelerler.
Korku Dolu Bireyler
Bu bireyler işleri ve üzerlerindeki sorumlulukları sıkıcı ve gereksiz bulurlar. Olaylara böyle yaklaşmaları zaman içerisinde her şeyi rutin veya siyah beyaz görmelerine neden kılar. Rutin bir çalışma sürecinde bir de üstlerinden taktir görmezlerse kendilerinde motivasyon eksikliği başlar ve işler daha da sarpa sarmaya başlar.
İşten Sıkılmış Olan Bireyler
Akılları karışmış olan bireylerdir. Akıl karışıklığı ise var olan bir çok işten hangisi ile başlayacağını, işin neresinden başlayacağını bilemeyen bireylerdir. Sırf bu yüzden, daha olaya başlarken kendilerine engeller koymuşlardır. Bu tarz bireylere önerim patron size kızmış da olsa veya siz işinizi yeteri kadar sevmemiş de olsanız böyle yaparak bu saydığım engeller dışında kendi kendinize engel koymamanızdır. Hayat zaten zor birde hayatınızı kendiniz zorlaştırıyorsunuz.
Şanslı Bireyler
Bakın bu bireyler biraz ilginçtir. Hem şanslıdırlar hemde ertelemeyi çok severler. Aslında erteleme özelliklerini bir kenara koyabilseler hayat onlar için daha akıcı bir hal alacaktır. Bu insanlar yalnızca baskı altında verimli olabileceklerini düşünürler ve işleri yapmak için gerekli zaman kalmayana kadar o işleri ertelerler. Yani yumurta kapıya dayanır anca öyle başlarlar.
İşin ilginç tarafı şu ki; eğer böyle yapıp doğru sonuçlar alırlarsa artık bundan sonraki her iş için aynı şeyi tekrar edebilirler. Son dakika işleri ortaya çıkan adrenalin ile hallederler. Tuhaftır ki hallederlerde. Ancak kader hep aynı yüzünü göstermez. Dikkat etmek gerek. Hayatın tokadı serttir malum..
Erteleme Hastalığının Çözümü
Erteleme hastalığının çözümü nedir? Bu ertelemeler sonrası bir çok birey yüksek strese maruz kalarak zararlı sonuçlarla karşılaşabilir. Duygusal dengeleri şaşar ve çevresindeki insanlara dolaylı yoldan zararlı olabilirler. Bu durum sadece meslek hayatlarında değil hayatlarının her evresinde onlara zarar verecek bir şeye dönüşebilir.
Bu noktada benim tavsiyem zamanı iyi yönetebilmektir. Zaman yönetimi eğitimi almak işinize yarayabilir. Bu sayede endişelenip hata yapma riskiniz azalır. Hatta yok olabilir bile diyebiliriz. Eğer bu eğitimi alma şansınız şuan için yoksa yazacaklarımı deneyin. Bir nebzede olsa size yardımcı olacaktır.
- Bir olayı veya görevi ele alırken o durumu basitleştirin. Sorumluluk üzerinde görev dağılımı yapın. Koca bir dağ gözünüzü korkutabilir. Dağı çakıl taşı haline getirin.
- Sorumlusu olduğunuz iş için gerekli kaynak veya destekler varsa bunları belirginleştirin. Kaynakları temin etmediyseniz mutlaka edin.
- Motivasyon kaynaklarınızı iyi belirleyin. Süreç esnasında buna mutlaka ihtiyaç duyacaksınız.
- Kendinizi erteleme havuzuna bırakmamak için sürecin biteceği bir bitim tarihi koyun kafanızda. Bu durum bir alarm niteliğindedir ve o tarihe yada zaman yaklaştığınızda yaptığınız iş hala istemediğiniz gibi ise fazladan zamanınız olacaktır.
Sonuç Olarak
Artık hangi erteleyici birey olduğunuzu az çok biliyorsunuz. Ertelemenin sebeplerini bir nebzede olsa anlatabildiğimi düşünüyorum. Bundan kaçınmaya özen gösterin. Verdiğim 4 tavsiyeyi değerlendirirseniz faydası olacağına inanıyorum. Bu sayede erteleme hastalığından kurtulmuş olacaksınız. Son olarak her erteleme aslında zararlı değildir. Bazen yapılacak daha önemli işleriniz olduğu için başka x bir işi ertelemiş olabilirsiniz. Ancak önem sırasına baktığımızda sizin için çok önemli olan bir şeyi veya kişileri düzenli olarak erteliyorsanız o zaman söydiklerimi dikkate almanızı öneririm. Sevgilerle.